Bakan Göktaş, Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri’nin Açılışında Konuştu
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, “127 yıl önce Darülaceze ile dünyaya sosyal hizmet anlamında model teklif etmiştik. Bu hizadan bakınca, sosyal hizmetlerde çığır açan Darülaceze’mizin mirasını Sosyal Yaşam Şehri’mizle yeni yüzyıla taşıyoruz.” dedi.
Göktaş, Arnavutköy’de yapımı tamamlanan Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri’nin Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, temel atma töreninin geçtiğimiz yıl mayıs ayında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatları ve teşrifleriyle gerçekleştirildiğini anımsattı.
Bugün, verdikleri sözü tutmanın heyecanı, mutluluğu ve gururuyla burada olduğunu ifade eden Göktaş, “Biz, büyük bir medeniyetin mirasçısıyız. Maziden ilham ve güç alıp atiyi inşa eden bir kadroyuz. Ecdadımızın emanetlerini çağın gerekleriyle donatıp, ileriye taşıyan bir davanın neferleriyiz. 127 yıl önce Darülaceze ile dünyaya sosyal hizmet anlamında model teklif etmiştik. Bu hizadan bakınca, sosyal hizmetlerde çığır açan Darülaceze’mizin mirasını Sosyal Yaşam Şehri’mizle yeni yüzyıla taşıyoruz.” diye konuştu.
Bakan Göktaş, ” Türkiye Yüzyılı”nı “şefkatin yüzyılı” ilan eden ve dünyada bir eşi dahi olmayan böylesi kıymetli bir eserle mühürleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür etti.
“Şefkat yüzyılı”nın, insanlık vicdanının sustuğu yerde seslerini herkesten daha gür çıkarmak ve dünyanın her neresinde olursa olsun mazluma yardım eli uzatmak demek olduğunu dile getiren Göktaş, şöyle konuştu:
“Bugün sizlerle birlikte açılışını gerçekleştirdiğimiz Sosyal Yaşam Şehri’miz, bu geleneğin en kıymetli nişanelerinden biridir. Ziyaretçilerimiz bilir. Darülaceze’mizin bahçesinde bir kaide vardır. Bu kaide, kiliseye de havraya da camiye de eşit uzaklıktadır. Öyle ki, bu kapı her çalındığında gelenin teninin rengine, kim olduğuna, neye inandığına, hangi dili konuştuğuna bakmaksızın herkesi aynı samimiyetle içeri buyur etmiştir. Bu kapı, güven ve huzurun, işin ve aşın çok ötesinde bir hikmetle gelen misafirleri büyük bir sevgi ve hoşgörüyle ağırlamıştır.”
Göktaş, bugün Gazze’de insanlık tarihinin en korkunç katliamlarından birine şahitlik ettiklerini söyleyerek, “Cumhurbaşkanımızın İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde de belirttiği gibi İsrail yönetimi, tüm dünyanın gözleri önünde insanlık suçu işliyor. Gazze’de, kadın, çocuk, yaşlı, hasta demeden insanlar öldürülüyor, evleri işgal ediliyor. Tam 37 gündür devam eden bu soykırımda, hayatını kaybeden sivillerin yüzde 73’ü maalesef ki kadınlar ve çocuklardan oluşuyor.” ifadelerini kullandı.
İsrail yönetiminin suyu bile bir silah olarak kullandığını dile getiren Göktaş, “Biz, her zaman olduğu gibi Filistin’in sesi olmaya, Filistinli kardeşlerimizin haklı davasının yanında olmaya devam edeceğiz. Bu kapsamda, Saygıdeğer (Emine Erdoğan) Hanımefendi’nin öncülüğünde Filistin’de yetim kalan çocuklara şefkat eli uzatmak için girişimlerimizi başlattık.” dedi.
Göktaş, Ukrayna’da mağdur olan çocuklara uzattıkları yardım elini hiç şüphesiz Filistinli yavrulardan da esirgemeyeceklerini belirtti.
“100 bin kişiye şefkat kapısı oldu”
Sultan 2. Abdülhamit’in yaptığı bağışla kurulan Darülaceze’nin, zamanının çok ilerisinde olan bir kurum olduğunu kaydeden Göktaş, “Geçmiş ile gelecek arasında bir köprü olan Darülaceze, çocuklar, yaşlılar, hastalar için adeta bir umut kapısı olmuş. Sultan 2. Abdülhamit’in can verdiği bu kurum, bağışçılarımızla her geçen gün daha da güçlendi. Kurulduğu günden bugüne 30 bini çocuk olmak üzere toplam 100 bin kişiye şefkat kapısı oldu. Şu anda ise 600’e yakın insanımıza yuva olmaya devam ediyor.” diye konuştu.
Göktaş, konuşmasına şöyle devam etti:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonuyla dünyanın en güzel şehri İstanbul’a, dünyanın en güzel sosyal yaşam şehri kuruluyor. Sosyal Yaşam Şehri’miz, ‘yavaş, yatay, yaşanabilir’ şehir anlayışıyla inşa edildi. Sosyal Yaşam Şehri’mizin projesi ayrıca Londra’da verilen Uluslararası Gayrimenkul Ödülleri’nin bölgesel yarışmasında ‘En İyi Kamu Hizmeti Mimarisi’ ödülünü de kazandı.”
Selçuklu ve Osmanlı mimarisinin izlerini taşıyan Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri’nin toplamda 23 bloktan oluştuğunu ifade eden Göktaş, “Yaşam Şehri’mizde 928 yatak kapasitesiyle hizmet vereceğiz. İhtiyaç halinde yatak kapasitesi 1400’e kadar çıkarılabilecek şekilde planlandı. Bu proje, dünya nüfusunun hızla yaşlandığı böyle bir dönemde, vizyoner bir perspektifle ihtiyaçları öngörerek hayata geçirildi. Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri’miz ile yaşlı ve engelli bireylerin bakım hizmetleriyle ilgili dünya genelindeki problemlere proaktif çözümler üreteceğiz.” dedi.
“Darülaceze’nin kuruluş felsefesine uygun yeni yerleşkeler inşa edeceğiz”
Bakan Göktaş, Türkiye’nin bu alanda lider ülke olmasını sağlayacaklarını vurgulayarak, “Sağlık turizmi aracılığıyla yaşlı ve engelli bireyler için sosyal ve ekonomik anlamda kalkınmayı hedefliyoruz. Yetişmiş meslek elemanlarına yüksek kalite standartlarında eğitim ve kariyer fırsatları sunarak mesleki gelişimlerini destekleyeceğiz. Bağışlardan elde edilen kaynaklarla, Darülaceze’nin kuruluş felsefesine uygun yeni yerleşkeler inşa edeceğiz. Sosyal Yaşam Şehri’miz, özgün bir model olarak çok kıymetli. Bu modeli farklı uygulamalarla yaygınlaştırmak da bir diğer önemli felsefemiz.” şeklinde konuştu.
“Türk siyasi tarihine güçlü bir iz bıraktık”
Millete, özellikle desteğe ihtiyaç duyan insanlara her imkanı sunmak için durmaksızın çalıştıklarını belirten Göktaş, “Medeniyetimiz ve sosyal hizmet birikimimiz bizim için bir yol haritasıdır. Bu doğrultuda, zatı alinizin liderliğinde 21 yıldır eser ve hizmet siyasetiyle Türk siyasi tarihine güçlü bir iz bıraktık. Cumhuriyet’imizin 100. yılını, sosyal hizmetler anlamında güzel bir tarihi eserle taçlandırıyoruz. Darülaceze bir miras, gölgesinde yetiştiğimiz bir çınardır. Biz de bu mirası koruyarak ve çağın gereklerine göre dönüştürerek gelecek kuşaklara bırakıyoruz.” dedi.
Bakan Göktaş, Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri’nin “Türkiye Yüzyılı”nın vizyonunu en iyi anlatan projelerinden birisi olarak anılacağını belirleterek, sözlerini tamamladı.
AA