Sağlık

Deprem Bölgesindeki Enkazlarda “Asbest” Tehlikesi!

Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Kahraman, enkaz çalışmalarından çıkan molozların sulak alanlara bırakılmaması konusunda uyardı ve moloz döküm çalışmalarının planlanması gerektiğini söyledi. Kahramanmaraş merkezli 10 kentin etkilendiği iki büyük depremlerin ardından meslek odaları ve çevreciler, enkaz molozlarının depolanırken halk sağlığına yol açmaması için yer seçiminin doğru planlanması gerektiğini ifade etti.

“Asbest Tozundan Korunulmalı”

6 Şubatta gerçekleşen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler, büyük yıkıma yol açtı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında şu ana kadar 50 bin 576 binada yer alan 224 bin 923 bağımsız birimin acil yıkılması gereken, ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. Enkazlarda arama kurtarma çalışmaları sürerken ortaya çıkan molozların hem doğaya hem halk sağlığına ciddi zarar verebileceği belirtiliyor.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Kahraman, molozlardaki asbestin risk taşıdığını belirtti. Hala enkaz altında bulunanlar varken prosedürleri uygulamanın güç olduğunu belirten Kahraman, çıkan molozların depolanmasında yer seçiminin halk sağlığı için çok önemli bir konu olduğunu vurguladı.

Enkaz çalışmalarında molozlardan çıkan asbest ve kimyasal tozlardan insanların korunması gerektiğini kaydeden Kahraman, “Yıkılan binalardan çıkan asbest risk oluşturuyor. Binlerce yurttaşımız enkaz altındayken bu aşamada prosedürleri uygulamak süreyi çok fazla uzatır. Yine de bina yıkımları ve enkaz molozlarının kaldırılması esnasında maske, koruyucu elbise, gözlük gibi önlemler alınmalıdır” dedi.

“Sulak Alanlara Moloz Dökülmesi Facia Olur”

Farklı illerden bölgeye gelerek moloz çalışmalarına katılan belediyeler, Hatay’ın Samandağ ilçesindeki Milleyha Kuş Cenneti’ne enkaz ve çöp taşımış, konunun iletilmesi üzerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, alanın temizlenmesi için çalışmaların başlatıldığını duyurmuştu.

Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Kahraman da molozları sulak alanlara götürmenin ikinci bir facia olacağını söyledi. Molozları depolamak için meslek odalarının da yer aldığı bir plan hazırlanması gerektiğini ifade eden Kahraman, şunları söyledi:

“Enkazların nereye yığılacağı, yapılacak bir çalışmanın ürünüdür. Jeoloji mühendisleri, çevre mühendisleri, ziraatçilerin çalışması ile alanlar belirlenmelidir. Alanın tarım niteliği, yer altı su seviyesi belirlenmelidir. Rastgele yapılacak seçimler yüzde 90 hatalı olacaktır”

“Maraş’ta Molozlar Baraj Havzasına Dökülüyor”

Konuyla ilgili TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu da yaptığı açıklama ile yıkılan binaların oluşturacağı asbest tehlikesine dikkat çekti. Yıkılan binalarda asbest katkılı malzeme tespit edildiği belirtilen açıklamada, binaların yıkımında ve molozların kaldırılması esnasında toplum sağlığının dikkate alınması gerektiği ifade edildi.

Molozların dökülmesi sırasında özellikle yeraltı ve yüzey sularını kirletecek alanlardan kaçınılması gerektiği belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Kahramanmaraş’ta molozlar yeraltı suları ve yüzey sularını kirletecek şekilde Sır Barajı’nın beslenme havzası üzerine dökülmektedir. Bu durum toplum sağlığı açısından kısa ve uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açacaktır. Bu nedenle Kahramanmaraş Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi, acil olarak yıkıntı ve molozların Sır Barajı’nın beslenme havzasına dökülmesini engellemeli, yıkıntı moloz döküm alanları için yeni alanlar belirleyerek molozların buralara dökülmesini sağlamalıdır”

“Asbest Kansere Neden Oluyor”

Türk Tabipler Birliği (TTB) de konuyla ilgili yaptığı açıklama ile enkaz kaldırma çalışmalarında havada uçuşan asbestin, bölgedeki yurttaşlar için ciddi bir sağlık sorunu olabilecek tehlikeleri barındırdığını kaydetti. Açıklamada enkaz kaldırma çalışmalarında ortaya çıkan kanserojen lif, asbest ve toksik tozların, ilerleyen yıllarda kanser başta olmak üzere ciddi hastalıklara neden olabileceğine dikkat çekildi. TTB açıklamasında şu önerilerde bulundu:

“Enkazlar profesyonel ekiplerce kaldırılmalıdır. İş makinelerinin çalıştırılma şekli etrafa asbest yayılmasını azaltabilecektir. Tozu dumana katarak yapılan enkaz kaldırma çalışmaları engellenmelidir. Enkaz kaldırma çalışmalarında sulama yapılması kaldırılan tozun etkisini azaltacaktır. Bu nedenle enkaz çalışmalarına sulama eşlik etmelidir. Kaldırılan enkazın döküleceği yerler doğru ve merkezi bir planlama ile belirlenmelidir, rastgele hafriyat dökülmesi engellenmelidir. Enkaz kaldırma çalışmasına katılanların FFP2 veya FFP3 tipi maske kullanması, sağlık açısından bir zorunluluktur. Bu bağlamda bu tür maskelerin bölgeye ulaştırılması önemlidir. Pandemi döneminde yaygın kullanıma giren basit cerrahi maskeler bu maddelere karşı koruyucu değildir”

Gazete Duvar

Yaşadıkça

Engelliler Haber ve Bilgi Sitesi

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu