İçimizden Biri

Epilepsi Nöbeti Sonrası Bir Azmin Zaferi…

Denizde yüzerken geçirdiği epilepsi nöbeti sonrası bir süre konuşma yetisini kaybeden Ezgi Sarı, sağlığına kavuştu ve ardından işaret dili eğitmeni oldu.

Ordu’nun Fatsa ilçesinde ikamet eden Ezgi Sarı, 16 Haziran 2014’te arkadaşları ile gittiği denizde geçirdiği epilepsi nöbeti nedeniyle boğulma tehlikesi geçirdi. Hastaneye kaldırıldığında soluk borusundaki tahribattan kaynaklı olarak konuşma yetisini kaybeden Sarı’nın hayatı, bu süreçte değişti.

Uluslararası İlişkiler Bölümü 3. sınıf öğrencisiyken yaşadığı olay nedeniyle Sarı, boğazına takılan iki ucu açık, esnek yapılı tüp ile yaklaşık 3 yıl hastanelerde tedavi oldu.

“15 Ameliyat Yapıldı”

Ezgi Sarı, sesine tekrar kavuşabilmek için 15 ameliyat geçirdi. Tedavisi boyunca çevresindekilerle işaret diliyle anlaşmaya çalışan Sarı, sağlığına kavuştuktan bir süre sonra hastalık sürecinde kullandığı işaret dilinin eğitimini almaya başladı.

“İşaret Dili Eğitmeni Oldu”

Milli Eğitim Bakanlığının sınavlarını başarıyla tamamlayan Sarı, işaret dili tercümanı ve eğitmeni oldu. Sarı, yaklaşık 4 yıldır eğitmen olarak çalıştığı Fatsa Gençlik Merkezi’nde çocuklara işaret dili öğretmeye başladı.

Çok ciddi bir boğulma tehlikesi yaşadığını, bir süre yoğun bakımda tedavi gördüğünü söyleyen Sarı, yoğun bakımdayken doktorların, ailesine yaşamasının zor olduğunu söylediğini belirterek şöyle konuştu:

“Aileme yoğun bakımdayken uyanamayacağım, her şeye hazırlıklı olmaları söylenmiş. Milyonda bir ihtimalmiş, uyandım. Daha sonra ilaç tedavisiyle ilk önce ciğerlerimdeki tahribat giderildi”

“İnsanlara Derdimi Anlatamamamdan Etkilendim”

Sarı, uyandığında sadece gözlerini kıpırdatabildiğini, vücudunu oynatamadığını, adeta hayata yeniden başlangıç yaptığını anlattı. Soluk borusundaki tahribat nedeniyle konuşamamanın zorluğunu tedavi sürecinde anladığını belirten Sarı, “İnsanlarla bu süreçte göz teması ile el hareketleriyle iletişim kurmaya başladım. Sesimin olmayışı ve insanlara derdimi anlatamamam beni çok etkiledi. Bunun üzerine sağlığıma kavuştuktan sonra işaret dili eğitimi almaya karar verdim çünkü insanlara ses olmak istiyordum” şeklinde konuştu.

Sarı, ilk eğitimini Fatsa ilçesinde aldığını, daha sonra eğitime Ankara’da devam ettiğini kaydederek, 2 yıllık eğitim sonrası gerekli belgeleri alarak işaret dili tercümanı ve eğitmeni olarak çalışmaya başladığını söyledi. Sarı, sözlerine şunları ekledi:

“Şu anda işitme engelli bir insanla iletişim kurduğumda dünyanın en mutlu insanı oluyorum. Onların sesi olmak ve derdini anlatabilmek, bir ortamda iletişimlerini kolaylaştırmak, hayatın her alanında onlara dokunabildiğimde çok mutlu oluyorum”

“İşitme Engellilere Ses Olmayı Seviyorum”

Sarı, 6 yıldır eğitmenlik yaptığını, 4 yıldır ise Fatsa Gençlik Merkezi’nde çalıştığını belirterek, “Burada derslere giriyorum. Çocuklara yeni bir dil öğretmek gerçekten çok güzel bir duygu. Aynı zamanda bu öğrencilerimin yolda gördükleri bir işitme engelliye yardımcı olduğunu görmek çok gurur verici” şeklinde konuştu.

Böyle talihsiz bir olayın ardından eğitmen olabileceğinin aklının ucundan bile geçmediğini belirten Sarı, şunları söyledi:

“Boğulma tehlikesi geçirdiğim sırada üniversite 3. sınıf öğrencisiydim ve çok daha farklı hedeflerim vardı ancak hayatımın bir kaza sonra değişmesi ve bambaşka noktaya gelmesi beni de hem çok şaşırttı hem de çok etkiledi ama iyi ki şu anda bu mesleği yapıyorum diyorum. Çok mutluyum. Mesleğimi çok seviyorum. İşitme engellilere ses olmayı çok seviyorum. İnşallah bu işimi hep yapmaya devam edeceğim”

AA

Yaşadıkça

Engelliler Haber ve Bilgi Sitesi

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu