Turizm

Turizm Haftası Nedeniyle ‘İzmir’de Sağlık Turizmi’ Konulu Panel Düzenlendi

İzmir’de Turizm Haftası nedeniyle düzenlenen ‘İzmir’de Sağlık Turizmi’ konulu panelde kentte sağlık turizminin mevcut durumu ve geleceği konuşuldu.

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi’nde (İKÇÜ) 15-22 Nisan Turizm Haftası sebebiyle ‘İzmir’de Sağlık Turizmi’ konulu panel düzenlendi. Başkanlığını İKÇÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Atilla Akbaba’nın yaptığı panele İKÇÜ Turizm Rehberliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Zafer Öter, İzmir Sağlık Turizmi Derneği (İZSATU) Başkanı Bülent Cinel, İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürü Murat Karaçanta ve Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Hakan Şen konuşmacı olarak katıldı. Panelde medikal turizm, termal turizm ve İzmir’in sağlık turizmi konusundaki avantajlarına değinilerek, bilgilendirici sunumlar yapıldı.

‘İZMİR SAĞLIK TURİZMİNDE ÖNEMLİ  BİR POTANSİYELE SAHİP’

Ülkede turizm çeşitleri içerisinde sağlık turizminin önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Prof. Dr. Atilla Akbaba, turizm fakültesi olarak üzerinde yoğunlaştıkları konulardan birinin sağlık turizmi olduğunu belirtti. Sunumunda, coğrafi faktörleri sağlık turizmiyle ilişkilendirip İzmir için nasıl fırsatlar olabileceğini, Ortadoğu-Kuzey Afrika Bölgesi ve Avrupa Birliği Bölgesi’nin İzmir’e ne gibi fırsatlar sunabileceğini anlatan Prof. Dr. Zafer Öter de, “Turizmde yavaş yavaş genelden özele uzmanlaşmak ve nitelikli turizme geçmek zorundayız, bu nedenle sağlık turizminin önemi artıyor. İzmir’de hastaneler için iklim ve termal kaynaklar olumlu. Hastaneler ve üniversiteler uygun personel, cihaz ve bina arzı sunabilmekte. İzmir’in tarihsel antik bağları var. Gastronomisi sağlık turizmini destekliyor. Kur farkı da turizmi avantajlı hale getiriyor. Sağlık turizmine sadece para kazanma amaçlı bakmamak lazım. İnsan sağlığına yönelik bir müdahale olduğu için insani değerlerin paradan daha önemli olduğu konusu hep göz önünde tutulmalı. Ülkenin imajı ve sağlık hizmetinin kalitesi için çok hassas bir sektör” dedi.

TERMAL VE MEDİKAL TURİZMİ ANLATTI

İl Kültür ve Turizm Müdürü Murat Karaçanta ise, İzmir’in medikal tıp turizmi ve termal turizminde büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirterek, Bergama’da antik dönemlerde insan sağlığı ile ilgili bilimsel çalışmalar yapıldığını hatırlattı. Karaçanta, “İlimizde Balçova’da ve Çeşme’de termal tesislerimiz ve termal şirketlerimiz bulunuyor. Jeotermal konusunda Seferihisar’da da bizden yatırım belgeli termal oteller yapılıyor. Günümüzde İzmir’de üniversitelerimizin tıp klinikleri, uluslararası akreditasyona sahip özel hastaneler ve kamu hastanelerinde uzman doktorların olması her türlü cerrahi müdahalenin ve organ nakillerinin rahatlıkla yapılabilir olması medikal turizminde önemli bir potansiyelimizin olduğunu göstermekte. Fakat medikal turizmde istediğimiz payı alamıyoruz. Umarım doktorlar ve hastaneler bunu geliştirecekler” diye konuştu.

‘SAĞLIK TURİZMİ HER YIL YÜZDE 25 BÜYÜYOR’

1995 yılından bu yana sağlık turizminin içinde yere alan İZSATU Başkanı Bülent Cinel de, “Önce turist sağlığı ile başladık, şimdi de sağlık turizmi ile ülkenin gelişimini sağlamaya çalışıyoruz. Turist sağlığı yurtdışından turizm hareketi ile ülkemize gelen turistlerin ülkemizde rahatsızlandıklarında aldıkları tıbbi tedavidir. Sağlık turizmi ise planlı olarak yurtdışından hastaların ülkemize getirilip buradaki çeşitli sağlık kuruluşlarında tedavi edilmesi anlamına geliyor. Bu da kendi içinde medikal turizm, termal turizm ve ileri yaş ve engelli turizmi olarak ayrılıyor. Turizm hareketi dünyada 3 trilyon dolarlık bir hacim, bunun 500 milyon dolarını sağlık turizmi kapsıyor. Sağlık turizmi o kadar hızlı bir ivme ile gelişiyor ki her yıl yüzde 25 oranında büyüyor. Dünya nüfusunun yüzde 3 ile 4’ü sınır aşıp tedavi olmak için diğer ülkelere gidiyor. 176 ülkede yapılan araştırmada en fazla medikal turisti çeken ülke Amerika” dedi.

DHA

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu