Doğuştan İşitme ve Konuşma Engelliler Hangi Dilde Düşünüyor?

Doğuştan işitme ve konuşma engelli bireylerin hangi dilde düşündüğü ve rüyalarında sesler duyup duymadığına yönelik bilgiler merak ediliyor.

Doğuştan işitme engelli bireyler sonradan işitme yetisini kaybeden bireyler arasında kayda değer farklar var. Bu nedenle engelliler arasında doğuştan işitme engelli kişilere aynı zamanda sağır da deniyor.

İşitmesini sonradan kaybetmiş olanlar kaybetme yaşına bağlı değişkenlikler göstermesiyle birlikte doğuştan işitme engelli olan kişilere nazaran çok daha az zorluk yaşıyor.

Peki, doğuştan işitme ve konuşma engelliler nasıl düşünüyor? Düşünmeleri sesli mi oluyor ya da rüyalarında ses duyuyorlar mı? İşte yanıtı…

“Doğuştan İşitme Engelliler Hangi Dilde Düşünür?”

Doğuştan işitme engelliler bununla birlikte konuşamıyorlar da. Çünkü konuşma eylemi, duyarak öğrenilen bir yetenek olduğu için konuşmayı da hiçbir zaman öğrenemiyorlar. Bu nedenle toplum tarafından bu insanlara “sağır dilsiz” deniyor fakat konuşamamalarının sebebi ağız ya da dillerinde herhangi bir sorun olması değil.

Öte yandan bu bireyler okuma-yazma da öğrenemiyor. Çünkü bu kişiler, harflerin temsil ettiği sesleri de hiç duymadılar. Özetle doğuştan işitme engellilerin iç seslerinde ya da düşüncelerinde sesle oluşturulmuş herhangi bir dil bulunmuyor. Bu yüzden konuşma diliyle düşünmeleri mümkün değildir.

Nasıl ki işaret dili bilmeyen biri işaret diliyle düşünemezse işitme engelli bireyler de konuşma diliyle düşünemez.

“İşitme ve Konuşma Engelliler Rüyalarını Sesli mi Görür?”

İşitme ve konuşma engelli bireylerin rüyalarında da ses olmaz. Bunun yerine yalnızca görme duyusundan ve işaret dilinden oluşan rüyalar görürler. Hafızasında işitsel bir deneyimi olmayan biri, rüyasında da bu deneyimi yaşayamamaktadır.

Yurt Gazetesi